gezi
184
Değerli Gezi Dostlarım,
Viyana’dan söz açıldığında ya
da bu güzel başkenti gezerken
aklımıza ilk gelenler arasında her an
havaya karışan, burun deliklerimize
girdikten sonra ruhumuzun rafine
zevk merkezlerini okşayan, bizi
kendine çeken kahve ve kokusu yer
alır. Oysa beş yüz sene öncesine
kadar kahveden habersiz yaşayan
Viyana’da geleneğin başlangıcını
Osmanlı ordularının yaklaşık yüz
elli sene ara ile iki kez şehri kuşat-
masında aramak gerekiyor.
Arzu ederseniz önce kısaca kuşatmalara değinelim.
Çünkü çocukluğumuzdan beri bize öğretilenler-
de bazı yanlışlık ve eksiklikler var. Okuldaki tarih
derslerimizi anımsayın. Viyana Kuşatmaları her
zaman ‘Osmanlı’ya tüm Avrupa yolunu açacak kilit’
olarak anlatıldı. Oysa Viyana’yı alsaydık, sonrasında
Avrupa’da hangi noktaya kadar ilerleyebilirdik, dü-
şünmek gerekiyor. 1529’da Kanuni Sultan Süleyman
tarafından gerçekleştirilen Birinci Viyana Kuşatması
ile, 1683 yılında IV. Mehmet ile gerçekleştirilen
ikincisini, kahramanlık edebiyatını bir kenara koyup
akademik yöntemlerle değerlendirelim.
Viyana Kuşatmaları ve Kahvenin Öyküsü
Osmanlı Ordusu ve Kuşatmadan Geriye Kalanlar
©1992, Kahlenberg Avusturya
Özge Ersu