

hiç yemek artığı kalmadığı anlamına gelmiyor. El be-
cerileri yeterince gelişmediğinden, istenildiği kadar
plağı da dişlerinden uzaklaştıramıyorlar. O yüzden
ne kadar sık fırçalarlarsa, dişleri o kadar temiz olur.
Sabah kahvaltı etmeden çıksalar bile dişlerini fırça-
lamaları şart” şeklinde konuştu.
OKULLARDA DİŞ FIRÇALAMA SAATİ OLMALI
Küçük yaş gruplarının kendilerine uygun lavabolar
olmadığı için okulda kendi başlarına dişlerini fırça-
lamakta zorlanacaklarına işaret eden Dr. Sillelioğlu,
öğretmenlerin eşliğinde beslenme saatinden sonra
“diş fırçalama” uygulamasıyla çürüklerin önemli öl-
çüde önlenebileceğini iddia etti. Dr. Sillelioğlu, şöy-
le konuştu: “Hiçbir çocuk öğlen saati kendiliğinden
lavaboya gidip dişlerini fırçalamaz. Çünkü arkadaş-
larının o sırada oyun oynadığını görüyor. Ama öğret-
menleri bilinçlendirir ve yemekten sonra, ‘Şimdi de
ellerimizi yıkayıp dişlerimizi fırçalama vakti’ diyerek
onları toplu halde diş fırçalamaya yönlendirirlerse,
çocuk diş sağlığında önemli bir başarı kazanırız.”
DOKTORA DİŞLERİ AĞRIMADAN GİTMELİ
Çocukların diş doktoruna ne kadar küçük yaşta git-
meye başlarlarsa tedavi koltuğundan o kadar az kor-
kacaklarını vurgulayan Dr. Sillelioğlu, “Diş hekimine
ilk gidişleri dişleri ağrırken olmamalı. Hiçbir proble-
mi yokken kontrole gelmeli. Diş hekimini korkulacak
bir insan olarak tanımamalı. Gelip koltuğa oturacak,
dişlerini gösterecek. Dişler muayene edilecek. Gere-
kirse dişlerini daha güzel fırçala diye uyarılıp hiçbir
uygulama yapılmadan yollanacak. Bir sonraki geli-
şinde ise ‘çok güzel fırçalamışsın’ diye hediye vere-
ceğiz. Böyle gide gele diş doktoruna alışacak. Daha
sonra da çürük oluşumunu önlemek ve dişleri çürük
oluşumuna karşı güçlendirmek amacı ile fissür örtü-
cü ve yüzeysel fluorid uygulaması gibi diş çürüğün-
den koruyucu işlemler yapılacak.”
EN ÇOK AĞRIYAN DİŞ EN SONA KALIR
Okul dönemindeki yoğunluklar nedeniyle anne baba
diş tedavilerinin bir an önce bitmesi konusunda ıs-
rarcı oluyor. Ancak çocuk tedaviye psikolojik olarak
doğru hazırlanmazsa tedavinin yapılması neredeyse
imkânsız hale gelebiliyor. Dr. Sillelioğlu, bu konudaki
görüşlerini şöyle aktarıyor: “Aile bir an evvel bütün
işlemler bitsin istiyor. Önce en derin çürüğün te-
davisini istiyorlar çünkü onları rahatsız eden o diş.
Çocuk o diş ağrıdığı için öncelikle ağrıyan dişin teda-
visi yapılsın istiyorlar. Ama biz önce en çok ağrıyan
dişten başlayamayız. Çocuğun ağzında bir sürü iş-
lem yapılacaksa biz önce en basitinden başlarız, en
zoruna gideriz. Ve haftada bir gibi randevularla en
zoruna doğru gideriz. Çünkü haftada 2 randevu gibi
çok sık randevular olursa, 3. günden sonra çocuk
artık gelmek istemeyecektir. Eğer “kanal tedavisi”
gibi zor işlemlerden başlarsak çocuk daha sonra di-
ğer basit işlemlerde de durmaz. Bu yüzden ancak
çok acil bir durum varsa, yüzü şiştiyse ve çocuk te-
daviye uyumluysa en çok ağrıyan dişle tedaviye baş-
larız. Uyumsuz çocuklarda ise genel anastezi veya
sedasyon altında diş tedavisi yaptığımız durumlar
bile olabiliyor.”
FIRÇALAMA ALIŞKANLIĞINI
OYUNLA KAZANDIRIN
Dişleri çıkmaya başladığı 6 aylık dönemden itibaren
düzenli (6 ayda bir) doktora gelen çocukların diş
sağlığının rahatlıkla takip edilebileceğini ve çürüme-
ye başlayan dişlerin basit müdahalelerle kurtarılaca-
ğına işaret eden Dr. Sillelioğlu, bu sayede doğuştan
dişle doğan, fazla ya da eksik dişi olan çocukların
zamanında tedavi edileceğini belirtti. Türkiye’de
çocuğunu ağrısı olmadan doktora getiren ailelere
sadece eğitimli kesimde nadiren rastlandığını söy-
leyen Sillelioğlu, 7 yaşında ağzında birçok çürükle
dişçi koltuğuna oturan çocuklara sık rastladıklarını
anlattı. Fırçalama alışkanlığının küçük yaşlarda ka-
zanıldığına dikkat çeken Dr. Sillelioğlu, çocuk dişle-
rini fırçalatmaya direnç gösterirse oyun yöntemine
başvurulabileceğini söyledi: “Çocuk dişlerini fırça-
lamanıza izin vermiyorsa, olayı oyun haline getirin.
Kendi diş fırçanızı çocuğun eline verin ve dişlerinizi
fırçalamasına izin verin. Sonra da sıra bende diyerek
oyun oynuyormuşçasına dişlerini fırçalayın. Böylece
bunun zararlı bir durum olmadığını anlayacak ve bir
süre sonra kendi başına dişlerini fırçalayacaktır.”
sağlık
çocuk diş sağlığı
229
• Çocuğunuzun sabah kahvaltı sonrası ve ak-
şamları yatmadan önce olmak üzere günde en
az iki kez dişlerini fırçalamasını sağlayın.
• Gece yatmadan önce süt içme alışkanlığı olan
çocuklarda, dişler fırçalansa bile sütün tama-
men diş yüzeyinden uzaklaştırılması zordur. Bu
nedenle dişlerin süt içildikten sonra yeniden fır-
çalanması gerekir.
• Dişler fırçalandıktan sonra sadece su içilebi-
lir. Bunun dışında içilen ya da yenilen her şey-
den sonra yeniden dişlerin fırçalanması gerekir.
• Çocuğunuzun şeker tüketimini sınırlandırın.
Şekerli yiyecek ve içecekleri ara öğünlerde ver-
mek yerine ana öğünlerden hemen sonra verip
sonrasında dişlerini fırçalamasını sağlayın. Asitli
içecek içerken “ne yapalım çocuğun da canı çe-
kiyor” düşüncesiyle çocuğa da aynı içecek veril-
memeli. Unutulmamalı ki kola dolapta durduğu
müddetçe anne baba içerken çocuğun da canı
isteyecek. Çocuğunun iyiliği için asitli içecekler
eve sokulmamalı.
• Okulların başladığı dönemlerde pedodontis-
tinize giderek çocuğunuzun ağız ve diş sağlığı
muayenesini yaptırın. Bu sayede varsa baş-
langıç durumundaki çürükleri, ağrı yapmadan
tedavi edilir ve eğitim döneminde size sıkıntı
çıkarmaz.
• Çürük oluşumunu önlemek ve dişleri çürük
oluşumuna karşı güçlendirmek amacı ile fissür
örtücü ve yüzeysel fluorid uygulaması gibi diş
çürüğünden koruyucu uygulamaları, okulların
başladığı bu dönemde yaptırın.
Okul Döneminde Çürük Oluşmasını
Engellemek İçin 6 Altın Öneri