

en kaliteli markaları kullanıyoruz ve en kaliteli üretimi
nasıl yapabiliriz diye uğraşıyoruz. Çok yetenekli mimar-
larımız var. Müşterilerin ne istediğini hemen kavrayıp
hızlı bir şekilde kâğıda dökebiliyorlar.
Proje bazlı çalışmalarınız oluyor mu?
Azerbaycan’da ve Libya’da büyük projelere imza at-
tık. Kazakistan’dan Nijerya’ya kadar projeler yapıyo-
ruz. Şimdiye kadar alnımızın akı ile bütün projelerin
üstesinden geldik.
22 ülkeye ihracat yaptığınızı söylediniz… Peki, bun-
dan sonraki yurt dışı hedefleriniz nelerdir?
Avrupa’yla çok fazla senkronize olamıyoruz. Orada
klasik mobilyalar çok pahalı ve evler klasik mobilya
için çok küçük. Mobilyalarımız ağırlıklı olarak Türk kül-
türüne yakın ülkeler tarafından tercih ediliyor. Genel
olarak Orta Doğu ülkeleri hedeflediğimiz ülkeler ara-
sında. Ama son dört-beş yıldır Afrika ülkelerinden de
çok fazla talep almaya başladık. Yıllardır orada Fran-
sız sömürgeliği olduğu için Türkiye’deki fiyatlar onla-
ra çok ucuz geliyor. Artık ulaşım sıkıntısı da olmadığı
için ülkemize çok fazla Afrikalı gelmeye başladı. Ama
ben özellikle Azarbeycan’a teşekkür etmek istiyorum.
Bence Türk mobilya sektörünü ayakta tutan Azerbay-
canlılardır.
Biraz da mağazalarınızdan bahsedebilir miyiz?
İçinde bulunduğumuz mağazamız 3.000 m2. Bu ma-
ğaza dışında Masko’da dört mağazamız daha var.
Armoni Life’da sadece avangart ve klasik modeller
yok. Bunların yanı sıra modern tarzda ürünlerimizin
yer aldığı mağazamızda var. Ayrıca genç odası mağa-
zamız var. Müşterilerimize mağazalarımıza geldiğin-
de ihtiyaç duyduğu ev mobilyalarını A’dan Z’ye temin
edebiliyoruz. Bu hizmette beraberinde müşteri mem-
nuniyeti getiriyor. Çünkü ihtiyaçlarını temin etmek için
mağaza mağaza dolaşıp uğraşmak zorunda kalmı-
yorlar. Müşterilerimizin mobilyaların yanı sıra perde,
avize gibi ihtiyaçları olduğunda da mimarlarımız on-
larla birlikte gidip, tek seferde tüm taleplerini anlayıp,
gerekli ölçüleri alıp en kısa sürede en kaliteli hizmeti
sunabiliyor.
“BUGÜN DÜNYADA İTALYAN MOBİLYASI
İLE EŞ DEĞER GÖRÜLEBİLİYORUZ. AMA
BİZ KENDİMİZİ PAZARLAYAMIYORUZ”
İmalat bölümünüzden bahsedersek, kaç metreka-
relik bir alana ve kaç çalışana sahipsiniz?
Armoni Life Mobilya olarak 7 bin 500 m2’lik bir üre-
tim alanına sahibiz. Üretimde ve mağazada toplam
65 çalışanımız var. MOBSAD gibi güzel bir derneğe
sahibiz. Dernek sayesinde fuarlarda bizlere öncelik
sağlanıyor. Bugün dünyada İtalyan mobilyası ile eş
değer görülebiliyoruz. Ama biz kendimizi pazarlaya-
mıyoruz. KDV’nin, stopajın ve sigorta değerlerinin
yüksekliği belimizi ciddi anlamda büküyor. Bunlarda
ister istemez rekabetteki gücümüzü azaltıyor. Görsel
reklam vermek çok pahalı bu nedenle firma olarak
bunu tek başımıza yapmamız mümkün olmuyor. Der-
nek yetkililerimiz devletle görüşüp, bu rakamları aşa-
ğı çekebilirlerse, inanın İtalya’yı bile geçeriz.
Ürün olarak İtalya’da üretilen mobilyalardan bir
farkınız olmadığını söylüyorsunuz…
İtalyan mobilyası ile farkımız hiç yok, aslına bakar-
sanız daha iyiyiz bile denilebilir. Biz eskiden oradaki
mobilyalara hayranlıkla bakardık. El işçiliklerini çok
beğenirdik. Hâlbuki poliüretan üründen yapılıyormuş.
röportaj
armoni life
135
Kaliteli üretim anlayışımız ile Türkiye’deki sayılı
firmalar arasına girdik. Bugün 21 ülkeye ihra-
cat yapıyoruz. Ürünlerimiz en üst kalitededir.
Kumaşlarda Vakko gibi en kaliteli markaları kul-
lanıyoruz ve en kaliteli üretimi nasıl yapabiliriz
diye uğraşıyoruz.
Mobilyalarımız ağırlıklı olarak Türk kültürüne
yakın ülkeler tarafından tercih ediliyor. Genel
olarak Orta Doğu ülkeleri hedeflediğimiz ülkeler
arasında. Ama son dört-beş yıldır Afrika ülkele-
rinden de çok fazla talep almaya başladık.