

Bir yaratıcılık serüveni olarak tasarımın önemine MOBSAD olarak
yıllardır dikkat çekiyoruz. Özellikle de mobilya gibi katma değeri yüksek
bir sektörde faaliyet gösteren üyelerimiz özelinde zanaat ile tasarımı
eşgüdümlü olarak yönetmeye çalışıyoruz. Kurulduğumuz 2006 yılından
bu yana mesleğe kendilerini adamış ustaların son nesillerini sistemin
içinde tutup yenilerini yetiştirmek için gayret ediyoruz. Bunun yanı sıra
hem profesyonel hem de genç tasarımcılara özel önem veriyor, sektöre
daha fazla eğilmelerini sağlamaya gayret ediyoruz.
Teknoloji ve tasarım alanında ön sıralarda olmayan ülkelerin yaşadığı bazı
süreçler vardır. Bunlarda ilk aşama “kötü taklit” üretimidir. Takip eden dönemde
“iyi taklit” öne çıkar. Artık ürünün üretim metodolojisi ile malzeme dengesi ku-
rulmuş ve kusursuz hatta aslından daha kaliteli taklitler gelir. Bir dönem Japon-
ların “reverse engineering” yoluyla şimdide Çinlilerin “mass copy” yöntemiyle
vardıkları nokta budur. Fakat iş esasında burada başlar ya da biter. Tasarımı bir
kültürel belirleyici olarak içselleştiremeyen toplumlar ve dar anlamda sektörler
buradan bir adım ileriye gidemez. En fazla iş “Türkçeleştirilir”…
Oysa iyi taklitten sonra kısmi değişiklikler ve geliştirmeler ile ürüne yeni bir
kimlik vermeye başladığında(“Türkçeleştirme”) gideceği yol iyice zor ve çetrefilli
olur. Zira tasarım kültürü tamamen bir nirengi noktası olarak o sektörde tema-
yüz etmeyince kendini kısmen geliştirip tasarım bayrağı açmak isteyen firmaları
bekleyen büyük bir tehlike vardır: “Yamyamlık”. Burada bu kelime ile kastedilen
tasarım yapar hale gelen bir yerli firmanın da hiçbir etik değer gözetilmeden tüm
ürünlerinin kopyalanıp piyasa sürülmesi ile yok edilmesidir. Bir manada firmalar
kendini geliştirip tasarım değeri üreten türdeşlerini yemeye başlarlar.
Birkaç örnekle konuyu açabiliriz. Yeni ürettiği, tasarım değeri olan, taklitten
arınmış koleksiyonunda çok satan modelleri ile ön plana çıkan bir firmamız
zanaatkâr ekibi topluca transfer edilerek yaralanmış, koleksiyonu tamamen
126
- AMA -
“TAKLİT ASLINI YAŞATIR”
Barış Görgüç
yaşam
haber